Bu haftaki bölümde Reel Ekonomi, Avrupa’da gençler arasındaki yüksek işsizlik sorununu ele alıyor. İyi eğitimli gençler kendi ülkelerinde iş bulabilseler de, daha iyi maddi imkanlar için yurtdışına göç etmek zorunda kalıyorlar.
Krizin başlangıcından bu yana iş aramak için Portekiz’i terk eden gençlerin sayısı, ülkenin ikinci büyük şehrinin nüfusuna eşdeğer. Çoğunun yüksek öğrenimi var. Ancak bu Portekiz’e özgü bir sorun değil. Avrupa’daki göçmenlerin yüzde 41’i mezun…
Şansını yurtdışında deneyip ülkelerine dönen gençler, ekonomi zayıf olsa bile kendi fırsatlarını yaratmaları gerektiğinin bilincindeler. Tıpkı Hollanda’da çalışıp ülkesine dönen Isac gibi…
Müzik yapımcısı Isac Lopes: ”Bu, iş arayan yeni nesil için çok önemli bir fırsat. Ancak değişen çağla birlikte iş fırsatlarına ilişkin durum da farklılaştı. “Hayatın boyunca yapabileceğin başka iş yok.”
Beyin göçü Portekiz’i kısmen etkiledi. Ancak bu göç akışı krizden önce başlamıştı. Eğitim ile işçi sınıfı arasındaki mesafenin kaçınılmaz olarak küresel ekonominin dayattığı unsurlara uyum sağlaması gerekiyor. Mesleki eğitim değişen dünyaya ayak uydurmak zorundadır.
Ancak uzman firmalardan yeterli ve iyi eğitim alan gençlerin çoğu, daha iyi maddi imkanlar nedeniyle yurt dışına gidiyor. Bankalara ve devlet kurumlarına yazılım üreten bu firma, durumu çok iyi biliyor.
Opensoft Genel Müdürü Jose Vilarinho: ”Ödediğimiz maaşlar, Avrupa’da bizimle aynı sektörde faaliyet gösteren şirketlerin ücretlerinden çok da farklı değil. Ancak bazı ülkelerde farklılıklar bulunmaktadır. “Vergi sistemi nedeniyle net maaşınız daha yüksek olabilir.”
Şimdi Portekiz hükümeti yurt dışına kaçan bu gençleri geri getirmek için yeni iş fırsatları yaratmaya çalışıyor. Bunlardan biri de yurt dışında eğitim gerektiren iş olanaklarının sağlanmasıdır.
2013 yılında İskandinav ülkelerinin geliştirdiği bir uygulama AB genelinde yürürlüğe girdi. Gençlik Garantisi adı verilen bu program kapsamında üye ülkelerdeki gençlere, işini kaybettikten veya liseden mezun olduktan 4 ay sonra eğitim, staj, uzmanlaşma ve yeni iş olanakları gibi fırsatlar sunuluyor.
Ancak bu sistemi güçlendirmenin en iyi yolu ülkenin işgücü piyasasında reform yapmak, istihdam kurumlarını ve eğitim sistemini güçlendirmek, gençlere iş sağlamaya uygun hale getirmektir.
Gençlik İstihdam Ajansı, bu talebe ayırdığı 6,4 milyar Avro ile 20 ülkede yeni nesillerin %25’ine iş olanağı sağlamayı hedefliyor.
Bu paranın yarısının AB bütçesinden, diğer yarısının da Avrupa Sosyal Fonu’ndan gelmesi bekleniyor.
Bu destekten yararlanabilmek için ülkelerin en azından Gençlik İstihdam Kurumu fonuna başvurması gerekiyor.
İrlanda’da iş arayan 45 bin civarında genç var. Sean, 2011’de genç işsizliğinin %54 olduğu Ballymun’da yaşıyor. Bu kurum geçen Ocak ayında bir yıl sürecek bir proje başlattı. Birçok genç hangi mesleğin kendileri için uygun olduğunu bilmiyor. İş mi yoksa eğitim mi, nereden başlayacaklarını bilmiyorlar.
Ballymun’daki bu projeye Avrupa Birliği fonlarından 250 bin euro yardım geldi ve bu projelerin yüzde 80’i yani 739’u bu fırsattan yararlandı. Tahsis edilen fonlar sadece dört ay içinde bu kurumların %98’ine dağıtıldı.
Ballymun proje yöneticisi Sosyal Koruma Departmanı Paul Carroll: ”İşverenlerin bu projeye dahil olması çok önemli. Sadece iş fırsatları sunduğu için değil. Bize geniş bir iş deneyimi yelpazesi sunması da projeye büyük katkı sağlıyor. Ayrıca zor durumda kalan kişilerin gerçekten çok yoğun bir desteğe ihtiyacı olduğunu da öğrendik. “İş bulma kurumları bu sorunu çözmeye yetmiyor.”
İrlanda’da genç işsizliği düşüyor. Ancak %22,1 hala yüksek bir rakam. Bu rakamı Almanya ve İspanya’daki işsizlik oranıyla karşılaştırdığımızda arada çok büyük bir fark olduğunu görüyoruz. Bu proje sayıları azaltmayı başarabilecek mi?
Eurofound araştırma müdürü Massimiliano Mascherini: ”Okulu bitiren gençlerin hayata başlarken yaşadıkları geçici işsizlik dönemi normaldir. Bizi endişelendiren bu sorunun uzun süre devam etmesidir. İşgücü piyasası, eğitim kurumları, gençlik merkezleri, ticaret odaları ve yerel istihdam kurumları arasındaki ilişki çok önemlidir. “Gençlik Garantisi projesinin etkili bir şekilde çalışabilmesinin ilk şartı bu bağlantıların yakın tutulmasıdır.”
Genç Avrupalıları üretken bir hayata döndürmek için planlanan yatırımın tutarı 50 milyar avroyu buluyor.
