Belçika’nın sığınma talebinde bulunan bekar erkeklere artık barınak sağlamayacağını açıklamasının ardından uzmanlara bu zorlu yolculuğun arka planını sorduk.
Belçika hükümeti kısa süre önce sığınma talebinde bulunan ailelere, kadınlara ve çocuklara öncelik verilmesi gerektiğini savunarak, bundan böyle bekar erkeklere geçici olarak barınak sağlanmayacağını duyurdu.
Çarşamba günü İltica’dan Sorumlu Devlet Bakanı Nicole de Moor, gelecek aylarda sığınmacı kampları üzerindeki baskının artmasını beklediklerini ve “Çocukların bu kış sokaklara düşmesini kesinlikle önlemek” istediklerini söyledi.
Bunun yerine bekar erkekler kendi başlarının çaresine bakmak zorunda kalacak.
Uluslararası Af Örgütü, hükümeti bu stratejiyi değiştirmeye çağırırken Avrupa Komisyonu Belçikalı yetkililerle temasa geçileceğini duyurdu.
Uluslararası Af Örgütü Belçika Direktörü Philippe Hensmans, euronews’e yaptığı açıklamada, sorunun lojistik değil siyasi olduğunun altını çizerek, “Geçmişte çok daha zor durumlarla karşı karşıya kaldık. Örneğin 2000 yılında 42 bin sığınmacı Belçika’ya geldi ve bir çözüm bulduk.” dedi.
euronews, Avrupa Birliği (AB) kurumlarına sadece 300 metre uzaklıkta bir gecekonduda yaşayan 30 yaşındaki sığınmacı Malik’in gündelik yaşamını takip etti.
Belçika hükümetinin kararını adil bulmayan Malik, “İnsanların çoğu bu kararla ayrımcılığa uğradığını hissediyor çünkü onlar da insan. Dolayısıyla onlara da diğer insanlarla aynı haklar verilmeli” dedi.
Manş Denizi’nde benzer sorunlar
İngiltere hükümetinin otellerde konaklama masraflarından kaçınmak için 500 kişiyi ülkenin güneyindeki Bibby Stockholm mavnasına yerleştirmesi üzerine bekar erkek konusu yeniden gündeme geldi.
BBC’ye konuşan bir İngiliz, “Tek sorun, tekneye bu kadar çok insanın gelmesi ve hepsinin erkek olması.” diyerek “Aileler nerede? Eşler ve çocuklar nerede?” sorularını dile getirdi.
Çok endişeli olduğunu söyleyen bir kadın ise “Ben ve çocuklarım deniz kenarına, sahile geliyoruz.” diyerek gemiye yaklaşmaktan korktuklarını dile getirdi.
Neden göç yolculuğuna çıkanların çoğunluğu erkek?
AB İltica Ajansı’na göre geçen yıl iltica başvurularının yüzde 71’ini erkekler oluşturdu.
İngiltere’deki Birmingham Üniversitesi’nde Uluslararası Göç Kürsüsü Başkanı olan Profesör Nando Sigona, erkeklerin pek çok ülkede evin geçimini sağlayan kişi olarak görüldüğünü ve orduya katılmaları da dahil olmak üzere, daha kamuya açık faaliyetlerde bulunduklarını söylüyor.
REKLAMProfesör Sigona, Avrupa’ya yolculuğun tehlikeli ve pahalı olduğunu ve tüm aile fertlerinin yurtdışında yeterli parayı toplamasının zor olduğunu belirtiyor.
Sigona, bu nedenle genellikle erkeklerin aileyi desteklemek için bir gelir ve ayrıca aile birleşimi yoluyla uluslararası korumaya daha güvenli bir yol sağlamak için “önden yurtdışına gönderildiğini” sözlerine ekledi.
Bununla birlikte, birçok ülkede aile birleşimi yoluna karşı daha kısıtlayıcı yaklaşımların benimsenmesiyle birlikte, daha fazla çocuk ve kadının tehlikeli geçişler yaptığını ve hayatlarını riske attığını ifade eden Sigona, “Bu durum hem Akdeniz’de hem de Manş Denizi’ndeki düzensiz geçişler için geçerli.” ifadelerini kullandı.
Belçika hükümetinin planının “akla yatkın görünmediğinin” düşünen Sigona, “çocuklu kadınlar ve ailelerin barınması için tüm bekar erkeklerin kamplardan mahrum bırakılması pek olası değil.” diyor.
